Genel

Kısa Çalışma Ödeneğinde Emsal Niteliğinde Karar

Koronavirüs salgını nedeniyle milyonlarca çalışan kısa çalışma ödeneği almak durumunda kaldığı için sigorta prim ödemeleri tam gün üzerinden yatırılmadığı için ve aynı zamanda da iş sözleşmeleri de askıya alınmasından ötürü işçilerin kıdem tazminatları alıp alamayacakları merak ediliyordu, bu konuda Yargıtay tarafından önemli bir karar bulunuyor.

Kısa Çalışma Ödeneği İş Sözleşmelerini Askıya Aldı

Tüm dünyayı etkileyen ve Türkiye’nin de başta ekonomik anlamda etkilendiği koronavirüs salgını yüzünden çalışanların iş sözleşmeleri askıya alınmıştı. Kısa çalışma ödeneği olarak bilinen bu durum, bir aylık süre kapsamında iki defa uzatılmış, Ağustos ayına kadar toplamda 9 milyon kişiye kısa çalışma ödeneği sağlanmıştı. Kısa çalışma ödeneği uygulaması, alınan son kararlar ile yıl sonuna kadar uzatma hakkı sağlandı. Ağustos ayında ödenekten kaç kişinin yararlanacağına ise Eylül ayında açıklanan veriler ile öğrenilecek.

Kısa çalışma ödeneği daha önce de 2008 krizinde ve 2018 – 2019 yılların arasında da uygulanmıştı. Temel olarak çalışanlar, işverene bağlı olarak çalıştıkları her yıla karşılık olmak üzere 30 günlük tabii tutulan brüt ücret üzerinden kıdem tazminatı almaktadırlar. Kısa çalışma ödeneğinde ise işçi çalışmadığı için işveren de bu konuda herhangi bir ücret ödemesi yapmıyor. Böylece iş sözleşmesi geçici süreli askıya alınıyor. Uygulama ayrıca işyerlerine göre farklılık da gösterdiği için, kimi işyerlerinde çalışmalar tamamen dururken, bazı iş yerlerinde de çalışma saatlerinde 3’te 1 oranında azaltma yapılıyor. Kısa çalışma ödeneğinde, bu durumda iş sözleşmesi askıya alındığı için çalışanlar kıdem tazminatlarının durumunu merak ediyorlar.

Kıdem Tazminatında 3 Aylık Süre Talep Edildi

Konuyla ilgili olarak, kısa çalışma ödeneği geçmişte de uygulandığı için Yargıtay’da emsal niteliğinde bir karar bulunuyor. Yargıtay 9. H. D. Esas No: 2010/50993, Karar No: 2011/27305 nolu karar, 2008 yılında bir çalışanın kısa çalışma ödeneği aldıktan sonra kıdem tazminatının eksik ödenmesi kapsamında açtığı davaya dayanıyor. Mahkeme davada kıdem tazminatının eksik ödendiği günleri temel alarak, bu günlere karşılık gelen tazminatın ödenmesi yönünde karar aldı.

Fakat Adalet Bakanlığı’nın talebi üzerine Yargıtay tarafından davaya inceleme başlatıldı. Bakanlığın talebine göre kıdem tazminatı için asıl sürenin hesaplanması için kısa çalışma döneminin eklenip eklenmeyeceğine yönelik açıklık bulunmadığı ve mevcut yasa gereğince İş Kanunu çerçevesinde kısa çalışma süresinin en fazla 3 ay olabileceğini, bu sürenin 3 aylık gibi bir süreyi geçmesi halinde geçen sürenin dikkate alınmaması talep edildi. Daha basit bir ifade ile yasal boşluk bulunduğu için kısa çalışma süresinin sadece üç ayının kıdem tazminatına dahil edilmesi gerektiğini, daha fazla süreler için hesaplama yapılmaması istendi.

Yargıtay’dan Emsal Niteliğinde Karar

Yapılan inceleme sonucunda kıdem tazminatı almak isteyenlerin lehine karar verildi. Kıdem tazminatı hesaplamasında Yargıtay, kanunda 3 ay olarak belirlenen kısa çalışma süresinin 2008 yılındaki krize yönelik 6 aya çıkarılmış olduğunu vurgulayarak, dava açan işçinin de 5 ay bu ödenekten yararlandığı göz önünde tutulduğunda eksik olan tüm günlerinin kıdem tazminatını alabileceğine hükmetti.

Bu emsal niteliğinde karar koronavirüs salgını gerekçesiyle kısa çalışma ödeneği alanları yakından ilgilendiriyor. Kararın temel alınması halinde, kısa çalışma ödeneğinden yararlanmış işçiler, kıdem tazminatı alabilecekleri şekilde işlerinden ayrıldıklarında kısa çalışma süreleri ne kadar olursa bu sürelerin tamamı için kıdem tazminatı almaya hak kazanacaklar. Çünkü yasa koyucu tarafından koronavirüs tedbirleri kapsamında yıl sonuna kadar uzatılan kısa çalışma ödeneği süresi, bu bakımdan yıl sonuna kadar kısa çalışma ödeneğinden yararlanan herkesi kapsayacak.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir