İşten Ayrılırken Alacak Kalmadı İmzası Atan Çalışanlar Dikkatli Olmalı
İşyerinden çıkarken çalışanlara işverenler tarafından imzalatılan ibraname yani alacağının kalmadığına dair belgenin, çalışanlar tarafından dikkatli bir şekilde imzalanması gerekiyor. Özellikle gerekli süreye dikkat edilmeden atılan imzalar geçersiz kabul ediliyor.
İşten Ayrılırken Dikkat Edilmeli
İşten ayrılma noktasında işverenler tarafından çalışanlara tüm alacakların ödendiğine dair ibraname imzalatılmaktadır. Bu durumda çalışanın kıdem tazminatı, mesai ücretleri, yıllık izin ücretleri, bayram ve tatil gibi ücretleri gibi tüm alacakların ödendiğine ve çalışanın daha sonra herhangi bir hak talebinde bulunamayacağı kayıt altına alınıyor. Hukuksal olarak bağlayıcı olunan ibranameler imzaladıktan sonra ise çalışanın bu sözleşmeyi geçersiz saydırması son derece zor olabiliyor ve mahkemeye dava açılması gerekiyor. Bu yüzden ibraname imzalamak konusunda dikkatli olunması gerekiyor.
Halihazırda kullanılan ibra sözleşmeleri 2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olan Türk Borçlar Kanunu kapsamında düzenlendi. İş ilişkisinde tarafların alacakları – verecekleri kalmadığına dair imzalanan ibra sözleşmesinin yapılması için de belirli kriterler bulunuyor. Buna göre çalışanın işverenden alacağına dair ibra sözleşmesi yazılı yapılmalı, ibra tarihi itibari ile sözleşmenin sona ermesi esas olarak en az bir aylık sürenin üzerinden geçmesi, ibra konusu olan alacağın türü ve miktarının açık bir şekilde ifade edilmiş olması, ödemenin de noksansız ve daha sonradan ispat edilmesi için elden değil, banka aracılığı ile yapılması gerekiyor. Bu hususlara uymayan ibranameler ise Yargıtay tarafından geçersiz olarak kabul ediliyor. İlgili hakkın gerçek tutar temel alınarak ödenmiş olduğunu ihtiva etmeyen ibra sözleşmeleri ya da ibra beyanını kapsıyor olan diğer ödeme belgeleri temel alınarak makbuz hükmünde kabul ediliyor ve bu durumda dahi ödemelerin bankalar aracılığı ile yapılmış olması şartı geçerlilik kazanıyor.
İş Sözleşmesinin Feshedilmesinden Bir Ay Sonra Yapılmalı
İş sözleşmesinin feshedilmesi sonrasında ibranamenin ne zaman yapılacağına dair Yargıtay’ın yakın tarihli bir kararı bulunuyor. Buna göre karar kapsamında, iş sözleşmesinin sona ermesinden geçerli olacak şekilde bir ay içinde yapılacak ibra sözleşmelerinin geçerlilik taşımadığına hükmedildi. Alacak tutarın bir kısmının ödenmiş olmasının şartının belirtildiği ibra sözleşmeleri de sadece ödemenin banka kanalı ile yapılması halinde geçerlilik taşıdığına vurgu yapıldı.
İlgili karar kapsamında İş Kanunu dahilinde iş sözleşmesi feshedilmiş çalışanlar için bir aylık hak düşürücü sürenin ön görüldüğü ve feshi izleyen bir ay içinde de işe iade davasının açılmasının çalışanlar tarafından mümkün olduğunun altı çizildi. Feshi takip edecek bir aylık süre kapsamında çalışanın eski işine dönüş yapıp yapamayacağı da tespit edilmesi açısından önemli olduğuna dikkat çekildi. Buna göre feshi takip eden bir aylık süre zarfında işverenin olası baskılarını azaltması, iş güvencesinin de sağlanması için önemli olduğu açıklandı. İşveren tarafından geçerli ve haklı nedenlere dayanan fesihler konusunda ise ibraname düzenlenmenin yine bir aylık süreden sonra yapılacağı karara bağlandı.
İşveren Sorumlu Tutuluyor
Yargıtay kararı kapsamında ve Borçlar Kanunu dahilinde yapılan düzenlemelerin salt çalışanın alacaklı olduğu durumlar için işçi yaranına kısıtlamalar ön görüyor ve işverenin cezai şart ve eğitim gideri talep edebileceğini veya işçinin ibraz ettiği zararın tazminine dair uygulamalarda nedensiz zenginleşme hükümleri etrafında çalışanın işverene borçlu olması halinde ise taraflar herhangi bir sınırlama koyulmadan çalışanın borçlarını bira yoluyla sona erdirebiliyor.
İbra sözleşmesinin bir ay sonra düzenlenmesi ise işverenin tüm borçlarını ödemesine dayanıyor. İşten çıkış anında işverenler tarafından kötü niyetli bir şekilde daha sonra borçların ödeneceğine dair imzalatılacak ibra sözleşmelerinin ve bu durumların yaratacağı mağduriyet de bu şekilde önleniyor.